YÜCEL TANYERİ

Ben, Yücel Tanyeri
Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
Hususi hayatımı,
Anlatayım:
Evvela hekimim, yani
Büyücü falan değilim.
Burnum var, kulağım var,
Pek biçimli olmamakla beraber.
Lojmanda otururum,
Üniversitede çalışırım.
Ne başımda bulut gezdiririm,
Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
Ne İngiliz kralı kadar
Mütevaziyim,
Ne de Celâl Bayar'ın
Sabık ahır uşağı gibi aristokrat.
Ispanağı çok severim
Puf böreğine hele
Biterim
Malda mülkte gözüm yoktur.
Vallahi yoktur.
Orhan Veli ile Melih Cevdet'tir
En sevdiğim şairler.
Bir kızım vardır,
İki de torunum pek muteber;
İsmini söyleyemem
Çiçekle uğraşanlar bulsun.
Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
Ne bileyim,
Belki daha bin bir huyum vardır.
Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya.
Onlar da bunlara benzer...


Beni, benden iyi anlatan Orhan Veli'ye teşekkürlerimle...

7 Eylül 2008 Pazar

ÇEVRECİNİN DANİSKASI...



17 Ağustos Pazar günü Çamlıhemşin’de idim.
Bu güzelim vadide dinlenip, yorgunluk atmak istiyordum.
Fırtına Pansiyon sahibi.
Sevgili Selçuk Güney sual etti:
Miting var, gelir misin” dedi.
Sordum “Hayrola, ne mitingi”?... 

Derelerin Kardeşliği” mitingi dediler.
Sonra da sebebini anlattılar.
Meğerse bir süredir çalışmalar başlamış.
Güzelim derelere gem vuracaklarmış.

Sonra da bunlar eğimli borularla, tünellerle.
Yüksekten dökülecek ve enerji üretilecekmiş.
Bunlara Hidroelektrik Santrali.
Kısaca (HES) deniliyormuş.

İkizdere’de çalışmalar sürüyormuş.
Tüneller açılmış bile.
Yöre halkı buna tepkiliymiş.
Derelerinin hür akmasını istiyorlarmış.
Bunun için miting yapacaklarmış.

Keyifi, tatili, dinlenmeyi bıraktım.
Varım” dedim.
Ne de olsa 68 kuşağıyız.
Miting, boykot, işgal iyi biliriz...

Hava sıcak mı sıcak…
Mitingi de öğle vaktine ayarlamışlar.
Şoför Selçuk'un yönetiminde.
Vatandaş Mustafa yan canibinde.
Lazaloğulları aile kütüğüne.
Kayıtlı 67. kişi ben de.
Arka koltukta koyulduk yola keyifle...

Çamlıhemşin’de kalabalık bir gurup buluştuk.
Ortalık bayram yeri.
Tulumlar, horonlar gırla gidiyor.
Halk coşkulu en azından dereleri kadar...

Çayeli’ne doğru yola çıktık.
Diğer beldelerden gelenlerle birleştik.
Sesimiz daha gürül gürül çıkıyordu.

Mitingin başlangıcında yoklama yapıldı.
Karadere, Askaroz deresi, Çataldere, Seslidere, Büyükdere, Cimil deresi, Senoz deresi, Hemşin deresi, Fındıklı deresi, Papart deresi, Fırtına deresi, Tar deresi, Kürtün deresi, Palovit deresi, İkizdere, Kabahor deresi, Çağlayan deresi, Hala deresi.
Hepsi orada olduklarını belirttiler.
Tüm dereler Çayeli'nde birleşmişti.
"Derelerin Kardeşliği" oluşmuştu.

Konuşmalar yapıldı.
Kemençeler, tulumlar eşliğinde horonlar tepildi.
Yerel giysileri içindeki bacılarım hakürledi.
Büyük bir dayanışma içinde, bayram havasında tepkiler konuldu.

O güzelim derelerin olduğu yerlerde ikamet etmiyordum.
60 yaşımı çoktan geçmiştim.
Buna rağmen tatilimin bir Pazar gününü.
Sıcakta mitinge katılarak geçirmiştim...

Dereler Özgür Aksın” pankartını taşımıştım.
Sloganların tümüne katılmıştım.
Yapılacak HES’lere “hes’tir” demiştim.
Daha ne yapmalıydım.

Çevreci’nin daniskası” bendim.
Her ne kadar başkaları da.
Bu iddiada olsalar da…


Derelerin Kardeşliği miting fotoğrafları için :
.