YÜCEL TANYERİ

Ben, Yücel Tanyeri
Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
Hususi hayatımı,
Anlatayım:
Evvela hekimim, yani
Büyücü falan değilim.
Burnum var, kulağım var,
Pek biçimli olmamakla beraber.
Lojmanda otururum,
Üniversitede çalışırım.
Ne başımda bulut gezdiririm,
Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
Ne İngiliz kralı kadar
Mütevaziyim,
Ne de Celâl Bayar'ın
Sabık ahır uşağı gibi aristokrat.
Ispanağı çok severim
Puf böreğine hele
Biterim
Malda mülkte gözüm yoktur.
Vallahi yoktur.
Orhan Veli ile Melih Cevdet'tir
En sevdiğim şairler.
Bir kızım vardır,
İki de torunum pek muteber;
İsmini söyleyemem
Çiçekle uğraşanlar bulsun.
Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
Ne bileyim,
Belki daha bin bir huyum vardır.
Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya.
Onlar da bunlara benzer...


Beni, benden iyi anlatan Orhan Veli'ye teşekkürlerimle...

1 Şubat 2017 Çarşamba

SARIKIZ'LA DAĞLARA...


Tilki'ye sormuşlar.
"Tavuk yer misin" diye.
O da yanıtlamış:
"Gülmekten cevap veremiyorum" diye...

Arkadaşım, meslektaşım.
Levent Çanakkalelioğlu.
Aradı "Bozdağ'a gider misin" diye.
Ben de yanıtlayamadım bir süre...

Gitmiştim Bozdağ'a yaz mevsiminde.
Bir-iki kerre.
Kışın gidebileceğimi.
Düşünemiyordum bile...

Levent, sahipti bir Land Rover'e.
Binecektik bu dört çeker'e.
İki arkadaşımız daha katılacaktı bize.
Dört kişi gidecektik karda Foto Safari'ye...

Levent Çanakkalelioğlu.
İyi bir off road'cu.
Aşık sarı bir kıza.
1992 doğumlu olsa da...

Dört fotoğrafçı.
Bir de ödüllü off road'cı.
Sabahın erinde koyulduk yola.
Salihli üzerinden Bozdağ'a...

Hava güneşli olmasına güneşli de.
Soğuk içimize işlemekte.
Bir kahvehane bulmalı yol üzerinde.
Sıcak bir çay içmeli bir yerlerde...

Çayımızı içiyoruz, sobada ısınıyoruz.
Kuşluk vaktini geçiriyoruz.
Yola koyuluyoruz.
Dur-kalk fotoğraflar çekiyoruz...

Öğleni 2157 m yükseklikte.
Geçiriyoruz Bozdağ'ın zirvesinde.
Soğuk bir rüzgâr eşliğinde.
Uzun bir teleferik gezisinde...

Atladığımız gibi Sarıkız'a.
İniyoruz aşağılara.
Öğlen yemeğimiz ekmek-sucukla.
Buz tutmuş Gölcük kıyısında...

Ödemiş ovasına iniyoruz.
Birgi'ye giriyoruz.
Çakırağa Konağı'nı geziyoruz.
Harika bir yemek yiyoruz...

Yavaş yavaş hava soğumakta.
Yemek masasında 
Sohbet koyulaşmakta.
Kızıl semalara bak ki akşam olmakta...

Gün battı.
Hava da karardı.
Koyulmak lâzım yola.
İzmir hayli uzakta...

Güle, oynaya.
Levent'in anekdotlarıyla.
Güzel bir günün sonunda.
Ayrılıyoruz dostlardan Konak Meydanı'nda...

Teşekkürler Levent Çanakkalelioğlu'na.
Ahmet Tevfik Ceritoğlu'na.
Bilgen Süleyman'a.
Ve bir de Sarıkız'a...


Bozdağ gezisi Fotoğrafları:
.